Hazin yine monoton bir güne başlamış, işe gitmek için hazırlanıyordu. Hazin kafede garsonluk yapıyordu. Arada bir arkadaşlarının kafeye hayatı renkleniyordu. Bu işi yapmaktan hiç memnun değildi, fakat anne babasını kaybettikten sonra kardeşine bakmak zorundaydı. Bu nedenle üniversite öğrenimini yarım bırakıp işe başlamıştı. Bir erkek arkadaşı yoktu. Çok uzun süredir yalnızdı.Aklında da yoktu aşk!! Taki kafeye giren o müşteriyi görene dek...
Bu kişi ilk anda Hazin'in dikkatini çekmişti.Hazin'e farklı, çekici ve onun hakkında merak uyandıran bir yönü vardı.Aynı zamanda zenginliğininde vermiş olduğu azda olsa şımarıklık vardı. Ama Hazin onu değil çekiciliğini görüyordu sadece!!Hazin müşterinin(herkesten farklı) istediklerini götürürken, hesabı alırken de Hazin'in yüzüne bile bakmamıştı. Evet Hazin artık hergün o müşterinin yolarını gözlüyordu. Yine bir gün gelip oturmuştu kafeye bir arkadaşı da ondan sonra gelip "EDİZ" diye seslenince Hazin "O" müşterinin adını öğrenmişti. Öyleki adı bile Hazine çekici gelmişti.
Artık Ediz de her gün öğle vakti kafeye geliyordu.Her geçen gün Ediz'e farkında olmadan daha da bağlanıyor ona yakınlaşıyordu. artık aklından çıkmıyordur. Hareketleriyle de bunu belli ediyordu. Ediz de anlamaya başlamıştı Fakat hiç taviz vermiyordu. Onunla bir birliktelik yaşamak istemediği açıktı!!
Gün geçtikçe bu durum Hazin'in canını yakmaya başlamıştı. Artık Haizn de birliktelik yaşamayacağını anlamış ve çok zor olsada onu unutmaya karar vermişti. Artık canının yanmasını istemiyordu. Unutmayı okadar kesin istemişti ki çalıştığı kafenin başka şubesine geçmeyi talep etti müdüründen ve istediği oldu.
Artık günleri neredeyse berbat geçmeye başlamıştı. Hiçbir tat almıyordu hayttan. Evdan işe işten eve monoton yaşıyordu.Arada bir Haizn kendini tutamıyor eski kafesine uğruyor havadisler almak istiyrdu. Öğrendiki Hazin ordan ayrıldıktan bir düre sonra Ediz kafeye uğramıyordu. Hazin uzun süredir Edizden habesizdi.
Bir hafta yine kafeye uğramıştı ve mutlu haber!... Ediz geçen gün kafeye gelmiş ve şans eseride kartını kalkarken düşürmüş.Arkadaşları hemen kartı verdiler "kartın üzerinde Ediz'in hem iş teli ve adresi hemde cep no'su vardı..." Hazin unutmayı istiyordu ama yapamıyrodu... Kendini tutamıyarak arasıra Ediz'in cep nosunu özel numaradan arayıp sesini dinliyordu. İçinde bulunduğu durumu kime anlatsa "bence çık karşısına söyle ne kaybedersin ki?" cümlesiye karşılaşıyordu. Hazin'in de bu cümle kafasına iyice yer etmeye başlamıştı. Hergün bunu düşünüyor daha sonra yapmaktan vazgeçiyordu.
Bir gün uyandı ve cesaretlendi. Kendi kendine " gidicem ve herşeyi söylicem böyle yaşamktansa" dedi. Giyinip yola koyulmuştu bile... Herşeyi kafasında planlıyordu. Olumlu veya olumsuz durumdaki tepkilerini kararlaştırıyordu. Bunları düşünürken iş yerine gelmişti. Nedense kapı araba yığınıydı bir toplantı faln mı vardı ki? İçeri girdi onunla kimse ilgilenmedi. Hazin'in içinde bir merak uyandı.Çünkü durum düşündüğü gibi değildi.Araya araya Ediz'in odasını bulmuştu. Mütiş bir kalabalık...
Kalabalığa yaklaştı ve birine sordu.Şans üzeri kuzenine ağlamaklıydı kuzeni... Ama keşke hiç sormamış olsaydı."Ediz'in sevdiği bir kız vardı ve eskiden aşk geçmişinde hep çok sevip darbe yedi, kızlar zenginliğiyle ilgilenmişti... Daha sonra aşka kapadı kendini zırhlarla bezenmişti.Bu kız o zırhları delmişti fakat Ediz bu sefer yıkılmaya cesaret edememiş. Böyle içine sığmayan bi,r sevgiyi paylaşmadan yaşamaktansa sevgisini hiç kirletmeden ölmeyi seçmiş ne yazık ki ve bi video izlerken canına kıymış!!!
Bu konuşma Hazin'in yıkıldığı an olmuştu. Gözleri kararmış ayakta durmakta güçlük çekiyordu.Gözyaşları farkında olmdan tane tane akıyordu... Tam bu arad polis yanına gelrek Haizn'e "bakar mısınız?" diyip odaya aldı ve "Video senin resimlerinle ve aşk şarkısıyla hazırlanmış"Hazin ikinci kez vurulmuştu. Artık ayakta kalıcak gücü kalmamıştı oturmuş ve polisin DVD ye taktığı videoyu izlemeye başlamıştı...
Video Ediz'in gizlice Hazin'i çektiği fotograflardan oluşan ve ona hitap eden şarkıyla hazırlanmıştı.Sonun da ise;
"Yosun gözlüm, seni senden habersiz sevdim, sevgime belki benden iyi bakıcaktın fakat ben cesaret edemedim. Olurda sen sevgimi öldürürsün diye ben buna izin vermeden kendimi öldürüyorum Seni kendinden çok, ÖLÜMÜNE SEVEN EDİZ!!..."İşte hazin'inde öldüğü an...
Ediz'i deliler gibi severken ve tam bunu ona söyleyecekken Ediz'i de onu sevdiğini hatta gizli gizli onu izlediğini fakat Ediz'in sevgisinin onun hayatına kıyacak kadar büyük olduğunu öğrenmiş...
Hayat artık o anda Hazin içinde bitmişti. Oda ölmüştü hatta gerçektende ölümü sçerdi fakat tek varlığı kalan kardeşine bunu yapamazdı. Yaşıyordu ancak bir tek bedeni ruhu Ediz le çoktan gitmişti...
SEVİP TERKEDİLMEK Mİ DAHA ACI
YOKSA SEVİLDİĞİNİ ÖĞRENDİĞİNDE TERKEDİLMEK Mİ?!!!!